AYM, tartışmalı Sokak Hayvanları Yasası'nın iptal istemini reddetti

Mayıs 7, 2025 - 22:57
Mayıs 7, 2025 - 23:00
AYM, tartışmalı Sokak Hayvanları Yasası'nın iptal istemini reddetti

2 Ağustos'ta yürülüğe giren 7527 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu'nun iptali için Anayasa Mahkemesi'ne başvurulmuştu. Karar, sokakta yaşayan hayvanların öldürülmesinin meşruiyeti gibi konularda belirleyici olacağı için Türk ve uluslararası kamuoyu tarafından merakla bekleniyordu.

Anayasa Mahkemesi (AYM), sokakta yaşayan hayvanlara ilişkin kanunun bazı hükümlerinin iptali ve yürürlüğünün durdurulması istemiyle yapılan başvuruyu Çarşamba günü görüştü.
Başvuruyu esastan görüşerek karara bağlayan AYM Genel Kurulu, kanunun iptal istemini reddetti.
Edinilen bilgiye göre, bazı maddelerin iptal istemi oy birliğiyle, bazı maddelerin iptal istemi ise oy çokluğuyla reddedildi.
Ankara Barosu konuya ilişkin görüş sunmuştu. Baro Başkanı Mustafa Köroğlu imzası ile hazırlanan ve AYM Başkanlığı'na sunulan görüşte, yasanın Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararlarına, Dünya Hayvan Sağlığı Örgütü Standartları’na, BM Çevre Programı’na, hayvan haklarına ilişkin uluslararası sözleşmelere aykırı olduğu ifade edilmişti.

Görüşte ayrıca, 7527 Sayılı Kanun’un, yürürlüğe girdiği 2 Ağustos 2024 tarihinden itibaren kamu yararına aykırı olan, telafisi mümkün olmayacak sonuçlara neden olduğu belirtilmiş, “Bu konuda Baromuza yapılan ihbarlar ve haricen tespit ettiğimiz vakalar mahkemenin dikkatine sunulmuştur. Kamu yararı taşımayan iptale konu yasa nedeniyle sayısını tespit edemediğimiz yüzlerce hayvan ölmüştür,” denilmişti.
Kararın gerekçesi ise henüz açıklanmadı.
İktidar ortaklarından Adalet ve Kalkınma Partisi’nin (AK Parti) sokakta yaşayan köpeklerin “uyutulmasını” içeren tartışmalı 7527 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu, 2 Ağustos'ta yürülüğe girdi. Yasa, sokakta yaşayan binlerce köpeğin yaşamını tehdit ettiği gerekçesiyle başta hayvan hakları savunucuları olmak üzere toplumun farklı kesimlerinden büyük tepki gördü.


Sokak hayvanları ile ilgili düzenlemeler içeren 17 maddelik kanun ile belediyelere, sokakta yaşayan köpeklerin toplanarak barınaklara yerleştirilmesi, tehlikeli cinslerin ve iyileşemeyecek durumda olanların uyutulması gibi sorumluluklar yüklendi.
Kanunun yürürlüğe girmesinin ardından ana muhalefet Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) hayvan hakları, kamu yararı ve yaşam hakkına aykırılık bulunduğu iddiasıyla 15 Ağustos'ta AYM'ye başvurarak, kanunun 17 maddesinin 16'sının iptali ve yürürlüğünün durdurulmasını istedi.

Geçtiğimiz eylül ayında söz konusu başvuruya ilişkin ilk kararını açıklayan AYM, başvuru incelemesinde eksiklik tespit etmediğini belirterek, dosyanın esastan görüşülmesine kararını verdi. AYM ayrıca, "yürütmeyi durdurma" talebinin de esas inceleme aşamasında karara bağlanmasına hükmetti.
Türkiye Barolar Birliği Hayvan Hakları Komisyonu başta olmak üzere hayvan hakları savunucuları ve pek çok sivil toplum kuruluşu (STK) sabahın erken saatlerinden itibaren AYM önünde toplandı.


Bazı milletvekilleri de protestocular tarafından "katliam yasası" olarak adlandırılan yasaya karşı "yaşam hakkını savunmak" üzere kalabalığa katıldı.
CHP'li milletvekili Nimet Özdemir de X'te yaptığı paylaşımda, AYM önünde bugün "nöbette olacağını" belirterek, "Hep birlikte, yan yana, masum olanın yaşam hakkını savunmak ve sessizlerin sesi olmak vicdani bir görevdir," dedi

Sokakta yaşayan köpeklerin "insanlar için hayati tehlike oluşturduğu" gerekçesiyle hazırlanan teklif, Tarım, Orman ve Köy İşleri Komisyonu’nda 23 Haziran'da kabul edilmiş, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu'nda ise iki gün süren görüşmelerin ardından AK Parti ve Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) oylarıyla Meclis'ten geçerek 2 Ağustos'ta yürürlüğe girmişti.
Başından beri teklifin en çok tartışılan yönü, sokak köpeklerinin öldürülmesinin yolunu açan 5'inci maddeydi.

TBMM Tarım, Orman ve Köy İşleri Komisyonu'ndaki görüşmelerde söz konusu maddede değişiklik yapılmıştı. Buna göre, teklif metninden “ötanazi” ifadesi çıkarıldı ve kediler kapsam dışında bırakıldı. Ancak teklif metninden “ötanazi” ifadesi çıkarılsa da sokak köpeklerinin Veteriner Hizmetleri Kanunu’ndaki esaslara göre öldürülmesi yolu açık tutulmuştu.

Kanun teklifinin dördüncü maddesinde de bir değişikliğe gidildi. Bu kapsamda, "Bakımevlerine alınan hayvanlar Bakanlık veri sistemine kaydedilir ve rehabilite edilenler sahiplendirilinceye kadar hayvan bakımevlerinde barındırılır." ifadesi, “Bakımevlerine alınan hayvanlar Bakanlık veri sistemine kaydedilir ve rehabilite edilen köpekler sahiplendirilinceye kadar hayvan bakımevlerinde barındırılır,” şeklinde değiştirildi.
Oy çokluğuyla geçen dördüncü maddede yer alan "rehabilite edilenler" ifadesi, "rehabilite edilen köpekler" şeklinde değiştirilerek, kedilerin kapsam dışına alınması sağlanmış oldu.
Her ne kadar kanun teklifinden “ötanazi” kelimesinin çıkarılması hayvan hakları açısından olumlu bir gelişme olarak görüldüyse de, muhalefet partilerinin temsilcileri bu değişikliğin yeterli olmadığına dair itirazlarını defalarca kez dile getirdi.


 Yüksek Mahkeme'nin kararı, yerel yönetimlere yüklenen sorumlulukların ötesinde Türkiye'de barınaklardaki koşullar ve sokakta yaşayan hayvanların öldürülmesinin meşruiyeti de dahil çok sayıda alanda belirleyici olacağı için konuyu yakından takip eden Türk ve uluslararası kamuoyu tarafından merakla bekleniyordu.

kaynak: